Gevaş Sesi Gazetesi Web Siteniz

Bir Sofrada Kaç Çeşit Yemek Olduğu Değil, O Sofrada Ne Kadar Gönül Olduğu Önemlidir Ramazan ayı, sadece aç kalmak değil, kalpleri doyurmak, gönülleri bir araya getirmek ve paylaşmanın en güzel..

Bir Sofrada Kaç Çeşit Yemek Olduğu Değil, O Sofrada Ne Kadar Gönül Olduğu Önemlidir

Ramazan ayı, sadece aç kalmak değil, kalpleri doyurmak, gönülleri bir araya getirmek ve paylaşmanın en güzel halini yaşamak demektir. Eskiden iftar sofraları sadece bir yemek masası değil, aynı zamanda birer gönül sofrasıydı. Sofralarda yemek az olsa da, muhabbet boldu. Bir tas çorba, bir tabak pilav paylaşıldıkça bereketlenirdi. Komşular birbirine tepsi içinde iftarlık gönderir, misafirler eksik olmaz, dualar birlikte edilir, huzur birlikte hissedilirdi.

Ama Ramazan sadece dostlarla sofrada buluşmak değildi. Mahallede kim ihtiyaç sahibiyse gözetilirdi. Maddi durumu iyi olmayan komşulara fark ettirmeden iftarlık gönderilir, mahalledeki fakirler unutulmazdı. Çocuklar ev ev dolaşıp iftar öncesi ekmek ya da yemek taşır, sofralar sadece aile içinde değil, tüm mahallede bereketlenirdi. İnsanlar, bir lokmayı paylaşmanın, bir yetimin başını okşamanın, bir garibin duasını almanın sevincini yaşardı.

Bugün ise, sofralarımızda yemekler eskisinden çok daha fazla olsa da, o eski sıcaklık, o eski gönül zenginliği kaybolmuş durumda. Komşulara iftarlık götürme geleneği unutulmuş, fakirler de göz ardı edilmiş gibi. Artık herkes kendi evinde, kendi çekirdek ailesiyle iftar açıyor. Sofralar yalnızlaşmış, misafirlikler azalmış. Eskiden iftar sonrası çaylar demlenir, sohbetler edilirdi. Şimdi ise herkes televizyon ekranlarına, telefonlarına gömülüyor. Oysa Ramazan, sadece açlığın değil, ruhun da farkına varma ayıdır.

Belki de bizler modern dünyanın koşuşturmasına kendimizi kaptırırken, Ramazan’ın özünden uzaklaştık. Oysa bu mübarek ay, gönülleri birleştirmenin, kalpleri birbirine yakınlaştırmanın tam zamanıdır. Ramazan bize sabrı, şükrü, birlik olmayı öğretir. Belki de bu Ramazan, eski sıcaklıkları yeniden hatırlamak için bir fırsattır. Sofralarımızı sadece yemekle değil, sevgiyle, muhabbetle ve bereketle doldurmanın tam vaktidir. Unutmayalım ki, bir sofrada kaç çeşit yemek olduğu değil, o sofrada ne kadar gönül olduğu önemlidir.

İLK YORUMU SİZ YAZIN

İLGİLİ HABERLER

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.